SEKTÖR

Güvence Hesabı Genel Müdürü Abdullah Kara Sigorta Life’a Özel Açıklamalarda Bulundu.

Sigorta sektörü bir süredir, el konulan Gri ve Mellce sigorta ile ilgili gelişmeleri konuşuyor. Peki Güvence Hesabı’na devredilen bu şirketler ve mağdurlarının son durumu ne? Güvence Hesabı Genel Müdürü Abdullah Kara, Sigorta Life Direktörü Serhat Bingöl’ün sorularını yanıtladı.

Biraz sizi tanıyabilir miyiz Abdullah Bey?

Güvence Hesabın Hesap Müdürüyüm. Göreve 2020 Ekim ayında başladım. Daha önce birçok sigorta şirketinde çeşitli pozisyonlarda görev aldım. 2020 Ekim ayından itibaren de Güvence Hesabı’nın hesap müdürü olarak görevime devam etmekteyim. 

Güvence Hesabı nedir ve ne iş yapar, sizden dinleyebilir miyiz?

Kısaca özetlemek gerekirse Güvence Hesabı kapsamına giren zorunlu sigortalarda zararın meydana gelmesi durumunda tazminat ödeyen Türkiye Sigorta Birliği adında nezdinde kurulmuş olan bir kuruluştur. Kapsamına hangi sigorta branşları, zorunlu sigorta brançları giriyor dediğimiz vakit; vatandaşlarımızın herkesin de bildiği zorunu trafik sigortası, kapsamımıza giren en bilinen sigorta branşı, zorunlu trafik branşı. Onun haricinde yine kara yolu yolcu taşımacılığın zorunlu ferdi kazan sigortası Güvence Hesabı kapsamına giren diğer zorunlu sigortalı dalıdır. Daha sonra hangileri girer derseniz. Tüpgaz Zorunlu Sorumluluk Sigortası, Tehlikeli Maddeler Zorunlu Sigortası ve 2015 yılında hayatımıza giren Maden Çalışanları Zorunlu Ferdi Kaza Sigortası, Güvence Hesabı kapsamına giren zorunlu sigortalardır. Peki, bu branşlarda Güvence Hesabı hangi durumda tazminat ödüyor olarak aydınlatmak istersek izleyicilerimizi, birincisi kaza olduğu durumda eğer kişinin sigortası yoksa karşı tarafa verilen bedensel zararları karşılıyor. Yine kaza olduğu durumda, eğer kişi tespit edilemediyse, tespit edilemeyen kişinin karşı tarafa verdiği bedensel zararları Güvence Hesabı karşılıyor. Araç çalıntı ya da gasp edilmiş bir araçsa, yine karşı tarafa verilen bedensel zararı Güvence Hesabı karşılıyor. Bu üç durum haricinde diğer bir görev alanına giren durum ise eğer bir sigorta şirketi iflas eder ya da bütün branşlarda sigortacılık ruhsatları iptal edilirse bu şirketin az önce saydığım zorunlu sigorta branşlarındaki maddi ve bedeni zararlarını Güvence Hesabı karşılar. 

Güvence Hesabı’nın Yönetim kurulu kimlerden oluşuyor? Burası bir fon mu yoksa bir özel bir hesap mı?

Bu konuda aslında sektör profesyonellerinin de kafası karışık. Güvence Hesabı, sigortacılık kanunun 14. maddesi kapsamında kurulmuş olan bir kuruluştur. Ve bu 14. maddeye dayanılarak yürürlüğe giren Güvence Hesabı, yönetmeliğine göre faaliyet gösteriyor. Güvence hesabı yönetmeliğinde, Güvence Hesabı yönetim kurulu üyelerinin kimlerden oluştuğu açıkça belirtilmiştir. Güven Hesabı yönetim kurulu altı üyeden oluşuyor. İki üye, hayat dışı yönetim komitesi tarafından atanan genel müdür sıfatına haiz, sigorta şirketlerinin temsilcilerinden oluşuyor. Bir üye yine Türkiye Sigorta Birliği yönetim kurulu tarafından atanan genel müdürlük sıfatını haiz bir üye. Geriye kalan bir üye SEDDK tarafından Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetlemek Kurumu tarafından atanan üyeden oluşuyor. Diğer iki üyeyse yine SEDDK tarafından sigorta şirketlerinin genel müdürleri arasından seçilen iki üyeden oluşuyor. Toplam altı üyeden oluşuyor Güvence Hesabı’nın yönetim kurulu. Güvence Hesabı resmi olarak yönetim kuruluna bağlı çalışmakta, yılda bir SEDDK tarafından denetlenmekte. 

2023 yılında Güvence Hesabı ne kadar tazminat ödedi? 

Güvence Hesabı, 2023 yılında 440 milyon TL hasar ödemiş durumda. Bu hasarların 387 milyonu az önce saydığımız 3 durumdaki sigortasız aracın ya da tespit edilemeyen aracın, çalınmış veya gasp edilmiş aracın kişilere verdiği zararlar çerçevesinde 387 milyonluk bir tutar ödenmiş. 53 milyonluk tutar ise iflas etmiş ya da mali bünye zafiyeti nedeniyle sigortacılık branşları iptal edilmiş sigorta şirketleri adına ödenen maddi ve manevi tazminatlardan oluşmuş. Toplamda 440 milyon lira bir tazminat ödemesi söz konusu. %98 'i trafikten oluşuyor. Geriye kalan %2'lik kısmının büyük bir kısmı kara yolu yolcu taşımacılığı ferdi kaza branşından oluşmakta. Diğer branşlarda Tüpgazı tehlikeli maddeleri ve madeni çalışanları ferdi kaza branşında hasar frekansı çok düşük olduğu için onlardaki ödenen hasar tutarı çok düşük durumda. Bu güne kadar ise yaklaşık 3,5 milyar TL tutarında tazminat ödemiş durumda Güvence Hesabı. Bunun 911 milyon TL'si iflas etmiş ya da mali bünye zafiyeti nedeniyle ruhsatı iptal edilmiş sigorta şirketleri adına yapılan ödemelerden oluşmakta. Tabii enflasyon etkisinden arındırılmamış rakam olduğu için aslında bu günkü değer çok daha yüksek bir tutara ulaşmış oluruz ama basit anlamda 3,5 milyar TL tazminat ödemesi gerçekleştirilmiş durumda Güvence Hesabı. 

Daha önce Ege ve Hür Sigorta şirketleri de Güvence Hesabı'na devredilmişti. Buradaki işleyiş ve tazminat süreçleri nasıl ilerledi?

Ege ve Hür sigortanın durumuyla, 2023 yılının sonuna lisansı iptal edilen diğer iki sigorta şirketinin süreci birbirinden çok ayrı. Ege ve Hür Sigorta ağırlıklı olarak zorunlu trafik branşında faaliyet gösteren sigorta şirketleriydi. Ve bu branşlarda tazminat ödeme yükümlülüğü doğrudan Güvence Hesabı’na geçmiş durumda. Dolayısıyla Güvence Hesaba operasyon olarak tüm süreçleri üstlendi ve aynı zamanda kendi kaynaklarıyla tazminatları ödedi. 2015 yılında iki sigorta şirketinin de sigortacılık ruhsatları iptal edilmişti. Bugüne kadar, iki sigorta şirketi adına 850 milyon TL üzerinde tazimat ödemesi gerçekleştirilmiş durumda. Ege ve Hür Sigorta ağırlıklı Ege Sigorta’ya yaklaşık 680 milyon TL civarında tazminat ödemesi gerçekleştirmiş. 911 milyon TL toplam ödeme içerisinde %92 -93 mertebesinde Ege ve Hür Sigorta’nın hasarları yer alıyor. Çok yüksek bir rakam gerçekten. Onun için sigortacılıkta sermaye yeterliliği çok çok önemli. Buna ilişkin kuralların geliştirilmesiyle ilgili SEDDK’da çalışmalar yapıyor. Biliyorsunuz geçen yıl sigorta şirketi kuruluş sermeyesi minimum asgari 1 milyar 600 milyon TL 'ye çıkarıldı önemli adımlardan bir tanesiydi. Bunların hepsi sonuç itibariyle öz kaynakları daha da güçlendirmek adına atılan adımlar. 

Güvence Hesabı bu tazminatları ödüyor ancak bu hesabın kaynağı nereden sağlanıyor? Bir başka deyişle, gelirinizi nereden sağlıyorsunuz?

Gelirimizin önemli bir kısmı, saydığımız zorunlu branşlardaki sigorta poliçelerinden alınan %2 oranındaki sigortalı payından oluşuyor. Kapsamımıza giren her zorunlu poliçede, sigortalılarımız tarafından %2 oranında katılma payı ödeniyor. Sigorta şirketleri de ödenen bu katılma payına ertesi ayın sonuna kadar Güvence Hesabı’na devrediyorlar. En önemli gelir kalemlerimizden birisi bu. Diğer önemli gelir kalemimiz ise sigorta şirketlerinin yine bu branşlarda yıllık safi primlerimin %1'i orandaki kısımdan oluşuyor. Her yıl sigorta şirketleri takip eden yılın Şubat ayı sonuna kadar bu zorunlu branşlardaki primlilerinin %1 oranındaki tutarı Güvence Hesabına aktarıyorlar. Bunun haricinde tabii ki fonlarını yatırıma yönlendirmesi sonucu elde ettikleri yatırım gelirlerinden. Ve burası da çok önemli. Sigortasızlıktan dolayı tazminat ödemesi yapınca Güvence Hesabı, sigorta poliçesini yaptırmayan kişiye rücu ediyor. Dolayısıyla rücu gelirleri de Güvence Hesabı’nın önemli gelir kalemlerinden bir tanesi olarak sayabileceğimiz gelirler. Zorunlu trafik sigortasında %20 mertebelerinde sigortasızlık oranı var, hala zorunlu olmasına rağmen. Şimdi vatandaşımız çok yüksek bir rakam. Bizim vatandaşımıza tavsiyemiz mutlaka trafik poliçesini yaptırsınlar. Özellikle en fazla hasar frekansında olduğu branş olan trafik poliçesini mutlaka yaptırsınlar. Bugün ödemedikleri poliçe için, bir kaza vuku bulduğunda çok daha fazla bir tutar kişilerin cebinden çıkabiliyor. Dolayısıyla poliçe yaparak bunlardan sakınabilirler. Yani ortalama 5 -6 bin TL ödeyerek satın alacakları bir poliçe karşılığında maddi hasarlarda 400 bin liradan korunabiliyorlar. Bedeni hasarlarında ise kişi başına 1 milyon 800 bin lira kaza başına koruma elde ediyorlar. Yani şu ortamda böyle bir tutarı karşılayabilecek, hiçbirimizin bütçesi yoktur diye düşünüyorum. Dolayısıyla sigorta poliçesini mutlaka satın almaları lazım ki bu tür maliyetlerden kendilerini sakınsınlar. Nitekim Güvence Hesabı, sigortasız bir kişinin karşı tarafa verdiği zararı ödedikten sonra o kişiye rücu ediyor, yine kat kat fazlasıyla zararı söz konusu olabiliyor. Onun için sigorta poliçesini satın almaları gerekiyor. Diğer taraftan maddi kazalarda ise hiçbir koruması yok kişinin. Maddi kazalarda doğrudan zarar gören taraf, zarar veren kişiye müracaat ediyor. Dolayısıyla bu tür sıkıntılarla karşı karşıya kalmamaları için mutlaka sigorta poliçesi satın almaları gerekiyor. 

Gri Sigorta ve Mellce Sigorta'nın durumundan dolayı mağdur olan vatandaşlarımızla ilgili süreç ne durumda? Güvence Hesabı'nın ödemeleri hangi seviyelere ulaştı?

Güvence Hesabı 28 Kasım 2023 tarihinde bu iki sigorta şirketimizin portföy yönetimi, portföy idaresinde görevlendirildi SEDDK tarafından. 28 Kasım’dan buüne kadar Güvence Hesabı, kendi kaynaklarından değil tabii ki ama Gri Sigorta’nın kaynaklarından 134 milyon TL tazminat ödemesi gerçekleştirmiş durumda. Tabi şirketin varlıklarıyla yükümlülüklerini karşılayamayacak bir mali yapısı olduğu için zorunlu olarak poliçeler iptal edilmek zorunda kalındı. Bu poliçelerin iptalinden dolayı vatandaşlarımızın mağduriyetinin minimum düzeye indirmek amacıyla Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nde vatandaşlarımıza indirim kuponu tanımlandı. O günden bugüne baktığımızda vatandaşlarımız 260 milyon TL'nin üzerinde indirim kuponundan faydalandı. Burada bir özel teşekkürü sigorta şirketlerimiz hak ediyor. Hiçbir zorunluk olmamasına rağmen sigorta şirketlerimiz bu süreçte elini taşın altına koydu ve vatandaşlarımıza, poliçeleri sistemlerde çıkan prim tutarından indirim kuponunu da indirmek suretiyle yeniledi. Çok büyük bir kısmı iptal edilen poliçelerin sigorta şirketlerimiz tarafından yenilenmiş durumda. 

Son olarak hem sigortacılık sektörüne hem de vatandaşlarımıza vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Az önce de konuştuk. Sigortalanma çok önemli. Daha sonra keşke dememek için mutlaka sigorta poliçelerimizi yaptırmamız gerekiyor, satın almamız gerekiyor. Bunu söylemek istiyorum. Gerçekten sigorta insanları her türlü zarara karşı koruyan bir enstrüman. Onun için ülkemizde de sigortacılık, gayrisafi yurtiçi hasılattan aldığı payı henüz istenilen seviyede olmamakla birlikte vatandaşlarımızın sigortalanmasıyla sektör de gelişecek. Sigorta oranının artmasıyla da ortalama primler aşağı düşecektir. Aslında dolaylı olarak yine vatandaşımızın menfaatine. Özellikle gelir düzeyine göre trafik primlerinin biraz yüksek olduğundan serzenişte bulunuyor vatandaşlarımız. Bu özellikle %20’lik sigortasız kesimin de sigortalanmasıyla şu anki cari sigorta primleri daha da aşağı düşecektir. Dolayısıyla sigortalılık oranını mümkün olduğunca azami düzeye çıkartmaya çalışmamız gerekiyor.