Marmara, bu oranla Türkiye genelinde konut sigortalılık oranı en yüksek bölge konumunda bulunuyor. DASK’ın ülke genelinde açıkladığı son verilere göre, Türkiye’deki 20 milyon civarındaki sigortalanabilir konuttan yaklaşık 11,2 milyonu sigorta kapsamında. Bu da ülke genelindeki konutların yüzde 56,20’sinin zorunlu deprem sigortasına sahip olduğu anlamına geliyor.
İstanbul’da her 10 konuttan 6’sı sigortalı
Depremin etkili şekilde hissedildiği İstanbul’da sigortalanabilir 4,1 milyon konuttan 2,5 milyonu sigortalı. Bu rakam, kent genelindeki sigortalılık oranının yüzde 61,80 seviyelerinde olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin en yoğun yapılaşmaya sahip bölgelerinden biri olan İstanbul’da hâlâ sigortasız milyonlarca konut bulunuyor.
Yalova, sigortalılıkta Türkiye birincisi
Marmara Bölgesi’nde sigorta bilincinin en yüksek olduğu il ise Yalova. Bölgede yer alan yaklaşık 90 bin konutun 77 bin 450’si sigortalı. Bu da Yalova’nın yüzde 83,30’luk sigortalılık oranıyla Türkiye genelinde ilk sırada yer aldığını ortaya koyuyor. Yalova’yı, yüzde 82 sigortalılık oranıyla Sakarya, yüzde 79,20 ile Tekirdağ izliyor.
Çanakkale, Edirne ve Kırklareli gibi illerde ise oranlar daha düşük seviyelerde seyrediyor. Çanakkale’de 151 bin konutun 98 bini, Edirne’de 111 bin konutun 63 bini, Kırklareli’nde ise 102 bin konutun 55 bin 401’i sigorta kapsamında.
Yeni yapılar sigorta kapsamına daha fazla giriyor
Sigorta verileri, konutların inşa edildiği yıllara göre sigorta eğilimlerinde de önemli bir tabloyu ortaya koyuyor. Türkiye genelinde sigortalı konutların yaklaşık 4,3 milyonu 2007-2019 yılları arasında inşa edilmiş yapılardan oluşuyor. 2,7 milyon sigortalı konut 1976-1999 döneminde inşa edilmişken, 2020 sonrası döneme ait sigortalı konut sayısı 2,1 milyon seviyesinde. 1975 ve öncesine tarihlenen ancak sigortalanmış konut sayısı ise 406 bine yakın. Bu dağılım, sigorta bilincinin ve zorunlulukların özellikle son yıllarda inşa edilen yapılarda daha etkili olduğunu gösteriyor.
Sigortalılık, afet sonrası ekonomik güvencenin temelidir
Deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde, zorunlu deprem sigortasının sağladığı teminat, afet sonrası ekonomik toparlanmada önemli rol oynuyor. Uzmanlar, özellikle eski yapı stoğuna sahip bölgelerde sigorta kapsamının artırılmasının, afet sonrası belirsizliği en aza indirmek için kritik olduğunu vurguluyor.