Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası’nın KOBİ segmentindeki firmalara destek olmak ve olası risklerini en aza indirmek amacıyla uygulamaya konulduğunu kaydeden Steel Sigorta ve Brokerlık CEO’su Abdullah Özcan, “Aslında o kadar hayati bir ürün ki, şirketlerin ‘Hayat Sigortası’ olarak ifade ediliyor. Temelde üç fonksiyonlu bir ürün olan alacak sigortası, alacağı güvence kapsamına alıyor, riski önceden öngörüp önlemeye çalışıyor ve riskin gerçekleşmesi durumunda ise tazminat ödüyor. Prim fiyatları son derece düşük olduğu gibi vadeler de çok uzun. Prim, hem taksitli hem de peşin olarak ödenebiliyor. Peşin ödeme yapılması durumunda yüzde 10 indirimden yararlanılabiliyor. Ayrıca ürünü kullanan işletmeler risklerini ölçme konusunda uygun bir maliyet ve profesyonel destek alma şansına sahip oluyorlar. İşlerini büyüterek, bankalar ve finansal kuruluşlar nezdinde kredibilitelerini de yükseltiyorlar.” ifadelerini kullandı. 

Ana Sigorta'dan genç kuşak acentelerin eğitimi için yeni proje Ana Sigorta'dan genç kuşak acentelerin eğitimi için yeni proje

Abdullah Özcan, 2019 yılında küçük ölçekli KOBİ’ler için devreye sokulan Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası’nda 2020 yılında COVİD-19’a karşı alınan tedbirler çerçevesinde KOBİ’ler lehine bir genişlemeye gidildiğini de belirtirken “Yeni düzenleme ile ciro kriteri 25 milyon liradan 125 milyon liraya yükseltildi. Yalnızca küçüklerin değil, orta ölçekli KOBİ’lerin de sigortalanmasının önü açılmış oldu. Ayrıca ticari alacağını sigortalamak isteyen KOBİ’ye her bir alıcı başına 750 bin liraya kadar teminat limiti de sağlandı” dedi.

Toplam portföy içinde Devlet Destekli Alacak Sigortası’nın payı yüzde 1’in altında

Türkiye’deki tüm işletmelerin yüzde 98’inin KOBİ’lerden oluştuğunu ve bu işletmelerin toplam istihdamın da yüzde 76,7’sini sağladıklarını ifade eden Özcan, “TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) verilerine göre kayıtlı 3,2 milyon KOBİ bulunuyor. Türkiye’deki işletmelerin toplam cirosunun yaklaşık yüzde 64,5’ini KOBİ segmentindeki firmalar gerçekleştiriyor. Avrupa ülkelerinde alacak sigortalarının total sigorta portföyünden aldıkları pay yüzde 15-20’ler arasında. Türkiye’ de ise bu oran yüzde 1’in altında. Dolayısıyla bu üründe büyük bir büyüme potansiyeli var” dedi.

Ticari borçların, bir şirketin varlıklarının yaklaşık yüzde 40’ını oluşturduğunun altını çizen Özcan, KOBİ segmentindeki firmalarının finansal dayanıklılıklarının düşük olduğunu ve zamanında yapılamayan bir tahsilatın bile faturasının çok yüksek olabileceğini kaydetti. 

Mayıs 2022’de Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası tebliğinde düzenlemeler yapıldığını belirten Özcan, KOBİ’lerin sağlaması gereken ciro şartının 125 milyon TL’den 250 milyon TL’ye; prim tutarının ödenmesindeki taksit sayısının da 3’ten 5’e yükseltilerek ürün kullanımının daha avantajlı hale getirildiğini belirtti.

Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası sisteminde sıkıntı yaşanmaksızın, hasarın teminat altına alınabilmesi için bazı noktalara dikkat edilmesi gerektiğinin önemine de değinen Özcan, öncelikle düzenlenen faturalarda vade bilgisinin yer almasının ve fatura vadelerinin azami ödeme süresinden daha uzun vadeli düzenlenmemesi gerektiğini belirtti.

Abdullah Özcan, Devlet Destekli Alacak Sigortası’nda 2020’de 28,2 milyon TL, 2021’de 34,7 milyon TL prim üretimi gerçekleştirildiğini belirtirken bu yılki beklentinin 3,1 milyar TL olduğunu söyledi. 

Editör: Sigorta Life