SEKTÖR

Quick Sigorta’nın “Sigortalı Kentsel Dönüşüm Projesine” YAPDER’den anlamlı ödül

Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği’nin (YAPDER) koordine ettiği Kent ve Yaşam Ödülleri bu yıl 16’ncı kez sahipleri buldu. Bina tamamlama sigortası ürünüyle “sigortalı kentsel dönüşüm” kavramının önünü açan Quick Sigorta’nın ödülünü Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar teslim aldı.

“Daha Yaşanabilir Kentler ve Mutlu İnsanlar” sloganıyla proje üretmiş kişi ve kurumları onurlandırmak amacıyla hayata geçirilen Kent ve Yaşam Ödül Töreni, 30 Nisan’da İstanbul’da gerçekleşti. YAPDER Başkanı Celal Toprak, Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı, Niziplioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Niziplioğlu ve Royal Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Türkeş Öngel’in açılış konuşmalarının ardından panele geçildi. Tören kapsamında yapılan “Yeni Yaşam Biçimi, Kentler ve Dönüşüm” başlıklı panelde, moderatörlüğü Altınordu Belediyesi Başkan Yardımcısı Bahadır Baş üstlenirken Quick Sigorta Finansal Sigortalar Direktörü Serkan Dedik, Ege Yapı Proje Geliştirme ve Dizayn Ofis Direktörü Haydar Şükrü Tokel ve Akvaryum Genel Müdürü Dilek Çapanoğlu konuşmacı olarak yer aldı. 

“Kötü bir senaryoda güvence biziz”

Bina tamamlama sigortasıyla kentsel dönüşüm projelerini tüm paydaşları açısından tamamen güvenli bir hale getirmeyi amaçladıklarını söyleyen Quick Sigorta Finansal Sigortalar Direktörü Serkan Dedik, konuşmasında bina tamamlama sigortası ürünündeki gücün aslında Maher Holding’in güçlü yapılanmasında saklı olduğunu ve kentsel dönüşüm konusuna yaklaşımlarını şöyle anlattı: “Quick Sigorta ve Maher Holding’in farkı, alanında uzman kişilerle çalışmasıdır. Ben bankacılık kökenliyim vee uzman bir finansal ekibimiz var. Dolayısıyla biz aslında öncelikle bina tamamlama sigortasında müteahhit firmanın finansal analizini ortaya koyuyoruz. Diğer yandan Maher Holding’in sigorta finans şirketlerinin yanı sıra MHR GYO iştirakinin de olması, holdingin güçlü bir diğer kasının da inşaat olması demek. Bu da aynı zamanda projenin müteahhit açısından kârlı olup olmadığını da cevap verebilmeyi beraberinde getiriyor. Yani proje kârlı, müteahhit finansal açıdan bunu yapabilecek kapasitedeyse biz hak sahiplerine ve müteahhitlere diyoruz ki ‘Bu projeye bina tamamlama sigortası yaparız. Olası kötü bir senaryoda güvence biziz, işin garantisi bizde.’ Özetle bina tamamlama sigortası, bir kefalet sigortası ürünü ve hem konut sahibi olacakları hem konut yatırımcılarını ve hem de inşaat firmalarını koruyor. İnşaat şirketi veya müteahhitin bankadan isteyecek olduğu teminat mektubuyla sağlanamayacağı güvenceyi Quick Sigorta olarak biz sağlıyoruz.” 

“Güvenli binalarda oturmaya ihtiyacımız var”

Quick Sigorta’nın ödülünü alan Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar ise Türkiye'de bina tamamlama sigortasının önemli bir role sahip olacağı deprem gerçeğine de dikkat çekti. Ürünün yer aldığı projelere sigortalı kentsel dönüşüm olarak vurgulamak çok daha yerinde olduğunu belirten Yaşar, şöyle devam etti: “Panelde yapılan konuşmalarda yaşamdan, kentsel dönüşümden, binalardan ve devletten bahsettik. Bunların hepsini birleştirdiğimizde deprem gerçeği ve beklenen Marmara depreminde bir beka problemi ortaya çıkıyor. Rakamlarla çok kısa örnekler vermek istiyorum. 6 Şubat depremlerinde 103 milyar dolarlık hasar gerçekleşti. Maalesef bunun sadece 5 milyar dolarlık kısmı sigortalıydı. Geri kalan rakamın tamamını ülkemizin bütçesinden karşılamak zorunda kaldık ki bundan sonraki yıllarda da karşılamaya devam edeceğiz. Bu rakamlar kenarda dursun. Bizim güvenli binalarda oturmaya ihtiyacımız var. Çünkü vatandaşın şöyle bi derdi var: ‘Acaba Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olur muyum?’ Yani evini kentsel dönüşümle yenilemeye çalışırken müteahhite, ranta kaptırma korkusu yaşıyor. İşte bina tamamlama sigortası tam da bu korkuyu bertaraf etmek için var. Bina teslim edilmezse sigorta şirketi teslim garantisi veriyor çünkü arkasında reasüransı var. Müteahhit veya sigorta şirketi evi teslim edemezse de faiziyle birlikte, o güne kadar ne harcanmışsa ödemeyi taahhüt ediyor. Bu böyle bir poliçe. Fakat Çevre Bakanlığı’nın genel şartı sebebiyle uzunca bir süredir bekliyoruz. Umuyorum kısa bir süre içerisinde bu sorun çözülecek ve teminatları çok daha aktif bir şekilde sağlamaya başlayacağız.”